Bir arkadaşımın bana Kur’an da Allah, birçok ayetinde yemin ediyor, bunun anlamı nedir, Allah yemin eder mi diye sormuştu. Gerçekten güzel bir soru. Bende Rabbin rehberinden anladığım kadarıyla kendisine cevap verdim, sizlerle de bunu paylaşmak istedim. Yanlışımı Allah affetsin.
Yaratan neden yemin eder? Kur’an ın anlatım ve izah şekli, bizlerin yaratılışımızdaki öz benliğimizde yatan bazı değişmez ön yargı, algılama, kabullenme özelliklerine göre anlatır ayetleri. Örneğin Allah cennet ve cehennemi tasvir ederken öyle bir anlatır ki, bu Dünyada bizleri çok mutlu edecek, gitmek istediğimiz ama gidemediğimiz yerlerin tasvirini yapar bizlere cenneti anlatırken. Ya da tam tersi cehennem için bunun tersini söyler. Buna benzer konuların üzerinde durmak istediğinde, bizlerin anlayacağı tabirleri kullanır. Kendi katından bahsederken, hep bu Dünya ile benzetme yapar, daha iyi anlayabilmemiz için.
Bizler sözlerimizi kabul ettirmek, amacımıza ulaşmak için, söylediklerimizi tastikleyici bir şahit, kabul ettirici bir güç ararız kendimize, verdiğimiz örnekler, deliller sanki kendimize bile yetmez. Başımızdan geçen bir olayı anlatırken, acaba karşımızdaki inandı mı diye hayıflanırız, adeta yemin etme gereği duyarız, şahitler gösteririrz. Allah ı yada birilerini şahit gösteririz inandırmak için.
Biz insanların yemini, anlattığımız kabul ettirmek istediğimiz şeylerin destekçisi, görünmez delilidir adeta. İnsanlık tarihi boyunca araştırdığımız da insanların hep tapınacak, güç alacak, sığınacak birilerini bulmuşlardır kendilerine. Güneşe, aya ya da korktukları güçlü şeylere. Karşısındaki insana söylediklerini kabul ettirmek, inandırmak için kendilerince inandığı yüce varlığı kullanıp, onun adını şahit gösterip, söylediklerinin doğru olduğunu karşısındaki insana kabul ettirmeye çalışır onun desteğiyle, şahitliğiyle adeta. RABBİMİZ DE BUNU BİLDİĞİNDEN, BİZLERİN İNANMASI ADINA KESİN VE GÜVENİLİR SÖZ ANLAMINDA KULLANIYOR YEMİN SÖZÜNÜ. Bakın Yaradan bizleri kendi aramızda Allah ı şahit gösterip, ettiğimiz yeminler için nasıl uyarıyor Kur’an da?
Bakara 224: İYİLİK ETMENİZE, TAKVAYA SARILMANIZA, İNSANLAR ARASINDA BARIŞI KURMANIZA ENGEL YAPMAK ÜZERE ALLAH'I YEMİNLERİNİZE SİPER HALİNE GETİRMEYİN.Allah, her şeyi duyar, her şeyi bilir.
Bu ayetten de anlaşılıyor ki, karşımızdaki insana, ya da topluma kutsal gördüğümüz şeyleri kefil gösterip, onu kendimize siper ederken, yemin olsun sözünü kullanıyoruz. Özellikle biz insanlar ALLAH A YEMİN OLSUN Kİ DİYE, özellikle inandığımız Rabbi delil gösteririz. Allah doğru olmayan şeyleri yaparken, beni siper etmeyin, şahit göstermeyin beni araya koymayın diyor dikkat ederseniz. Örneğin yine bir ayetinde bakın Allah a yemin edenler için ne diyor?
(ALLAH SİZİ YEMİNLERİNİZDEKİ BOŞ LAKIRDIDAN ÖTÜRÜ HESABA ÇEKMEZ, AMA BİLİNÇLİ OLARAK GERÇEKLEŞTİRDİĞİNİZ YEMİNLERDEN SİZİ SORUMLU TUTAR.)
Burada dikkat ederseniz, yemini bizler Allah ı şahit göstererek, onu siper edip kullandığımız için, Allah madem beni şahit gösterdin, o zaman verdiğin sözü tut, ya da doğruyu söyle diyor. Şimdide yine Kur’an dan bazı cümleler örnek vermek istiyorum, burada biz insanların ettiği yeminlere dikkat edelim, bakın yeminin önünde ne var?
"RABBİMİZE YEMİN OLSUN Kİ, GERÇEKMİŞ
RABBİMİZ ALLAH'A YEMİN OLSUN Kİ, BİZ, ORTAK KOŞANLAR DEĞİLDİK."
TÜM YEMİNLERİYLE ALLAH'A YEMİN ETTİLER Kİ.
Yukarıdaki yeminlere dikkat ettiğinizde, hepsinde Allah şahit, kefil gösterilerek sözlerine inanılması isteniyor. Şimdi gelelim Allah ın yemin etmesine. Dikkat ederseniz, Kur’an ın hiçbir yerinde Allah kimseyi ne şahit gösteriyor, nede kendine başkasını siper ediyor. Direk olarak kendisi adına yemin olsun ki diye başlıyor. YANİ BANA YARATICI OLARAK İNANDIYSANIZ, BEN SİZLERE KEFİLSEM, SÖZÜM SÖZDÜR Kİ SİZLERE VAAT ETTİKLERİM GERÇEKTİR DİYOR.
Bu yemin ediş şekli, biz insanların algılama şeklinden kaynaklanıyor. Bizler birbirimize asla güvenmeyen bir yapıya sahibiz, daha da kötüsü Allah a bile inanmamakta ısrar ediyoruz neredeyse. Mutlaka güvendiğimiz ve inandığımız şahitler isteriz, bu yapı insanların genlerinde olduğundan, Yaratıcıda bu yolu kullanıyor sözlerinin tastikleyicisi olarak. Bizler genelde yemin olsun ki deriz, ama Allah a yemin olsun ki demekten kaçınırız. İşte bu bile bizlerin kaçak güreşmesine, sözlerimizin yarım yamalak doğruluğuna bir örnektir.
Yemin sözünün tek başına bir anlamı yoktur. Eğer kendimizden emin değil de sırf karşımızdakini etkilemek istiyorsak, cümleyi tam söylemeden, yalnız yemin olsun ki doğru söylüyorum gibi sözlerle kandırırız karşımızdakini. Eğer gerçekten doğru söylüyorsak Allah a yemin olsun ki deriz, kanıt gösteririrz. Çünkü yalnız yemin olsun ki sözünün kanıtı, delili yalnız kendimiz anlamını taşır. Allah a yemin olsun ki sözü ise Allah ı şahit göstermek anlamındadır. Bazen de Kur’an üzerine yemin ederiz. Buradan da anlaşılıyor ki, toplum içindeki değerler buna etkendir.
Kur’an öyle bir kitaptır ki, onu anlamak isteyene her şeyi anlatır, yeter ki Allah ın verdiği aklı kullanmasını bilelim. Her insan Kur’an dan aklı, niyeti ve düşüncesi, çabası nispetince istifade eder. ONU ANLAŞILMAZ ZOR GÖRENLERE, ONUN ÖZET BİLGİ OLDUĞUNU SÖYLEYİP DETAY VERMEDİĞİNE İNANANLARA, TÜM GERÇEKLERİ KAPALIDIR. ONLARIN KUR’AN A BU NİYETLE YAKLAŞTIKLARINDAN GÖNÜLLERİNİ VE KULAKLARINI MÜHÜRLEDİĞİNİ RABBİMİZ SÖYLÜYOR.
Allah cümlemizin yardımcısı olsun ve dilerim Kur'an gerçeklerini fark eden, yalnız Kur'an ın ipine sarılarak, onu anlamaya çalışan, Allah ın halis kullarından olabilmek dileklerimle.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK