İslam toplumunda bölünmenin, parçalanmanın ve birbirine düşman olmanın en büyük nedeni, Allah ın DİNDE SAKIN BÖLÜNENLER GİBİ OLMAYIN öğüdüne, diğer konularda yaptığımız gibi görmezden gelerek mezheplere, tarikatlara ve cemaatlere bölünmemiz neden olmuştur. Şimdide bu bölünmüşlük öyle hat safhaya ulaşmıştır ki, Allah ın kitabı rehber olmaktan adeta çıkmış, yüksek bir yere kaldırılmış, dinde rehber olarak rivayetler, cemaat ve tarikat liderlerinin sözleri ile din yaşanır olmuştur. İnternette gezinirken tarikat ve cemaatlerin, İslam ın HAK OLAN bir gerçek olduğunu savunanlar, bakın bu yanlışlarını savunmak adına, karşı düşüncedeki toplumları itham ederek ne diyorlar.
“Mealciler yani tasavvuf, tarikat, şeyh, evliya, mezhep bunları kabul etmeyenler, Enam suresi 153. ayeti örnek veriyorlar. HİÇBİR YOL METOT KABUL ETMİYORLAR. HAK TARİKAT VE CEMAATLER DE İSLAM İÇERİSİNDE OLDUĞU İÇİN, ilgili ayeti bu şekilde yorumlamaları doğru değildir.”
Ne yazık ki dinde öyle bir bölündük ki, bölünmüşlüğümüzü savunabilmek adına, Allah ın ayetlerini eğip bükerek, ellerimizle kanıt yaratmaya çalışıyoruz. Hiçbir yol metot kabul etmiyorlar diyenler, kendilerine Allah ın yolu apaçık önümüzde dururken, birçok yollar ve metotlar edinerek, nasıl Allah ın yolundan saptıklarının farkında bile değiller. DİNDE TEK BİR YOL VARDIR, O DA ALLAH IN YOLU KUR’AN DIR. Bahsettikleri ayete önce birlikte bakalım.
Enam 153: İŞTE BU, BENİM DOSDOĞRU YOLUM. ARTIK ONA UYUN. Başka yollara uymayın. YOKSA O YOLLAR SİZİ PARÇA PARÇA EDİP O’NUN YOLUNDAN AYIRIR. İşte size bunları Allah sakınasınız diye emretti. (Diyanet meali)
Bu kadar açık bir ayeti bile, kendilerinin bölünmüşlüğüne kanıt göstermeye ve bunu Allah ın onayladığını söylemeye çalışıyorlarsa, bu insanlara ancak Allah ın deyimiyle, HEM KÖR, HEMDE SAĞIR OLMUŞLAR DEMEKTEN BAŞKA BİR ŞEY SÖYLEMEK GELMİYOR AKLIMA. Allah bu benim doğru yolum diyor. Peki, doğru yolum dediği nedir? ELBETTE ALLAH IN ELÇİSİNİN TABİ OLDUĞU, KUR’AN IN ÇİZDİĞİ YOL. Peki dinde bölünen mezhepler, cemaatler, tarikatlar ne diyor Allah ın yolu Kur’an için? Kur’an da her bilgi yoktur, İslam ı doğru yaşamak için Peygamberimizin rivayet hadislerine, FIKIH inancına ve Âlimlerin, Velilerin sözlerine mutlaka ihtiyacımız vardır. Hadisler ve fıkıh olmasaydı KUR’AN KAPALI KALIR, ANLAŞILAMAZDI, demiyorlar mı? Yani Allah ın yolu Kur’an da ne emrediyorsa, cemaatler, tarikatlar ve fıkıh tam tersini söylüyor. Bu durumda Allah bizlerin, böyle bir yolu izlememize nasıl izin verdiğini söyleriz? Bu kadar mı aklımızı birilerine emanet ettik? Ayette Allah bizleri, çok daha önemli bir konuda uyarıp, başka yollara gider yani tarikat, cemaatlere bölünürseniz, ONLAR SİZİ ALLAH IN YOLUNDAN SAPTIRIRLAR DİYOR. Tabi gözler perdeli, kulaklar ve kalp mühürlü olunca, bu uyarıları işiten bile olmuyor.
Enam suresi 153. ayetinde Allah, çok açık bir şekilde dinde bölünmeyi yasakladığı halde, hala DİNDE BÖLÜNMEKTE BEREKET VE ZENGİNLİK VARDIR diyorlarsa, bu insanlar kendilerini aldatıyorlar demektir. Cemaat ve tarikat ehlini, bu toplumda tutabilmek için, Allah ın rehberine taban tabana zıt bir düşünceyi de cemaatlerine kabul ettirmişler ve şunu söylüyorlar. CEMAATE TABİ OLMAYIP ŞEYHİ, VELİSİ OMAYANIN, VELİSİ ŞEYTANDIR DİYORLAR. Hâlbuki Allah Kehf suresi 102. ayetinde, “BENDEN AYRI OLARAK, KULLARIMI KENDİLERİNE VELİLER(EVLİYALAR) YAPACAKLARINIMI SANDILAR”, diyerek güvenilecek ve sözlerinin ardı sıra gidilecek VELİNİN, yalnız Allah kendisi olduğu uyarısını yapıyor. Araf suresi 185. ayetinde, “O HALDE KUR’AN DAN SONRA, HANGİ SÖZE İNANACAKLAR” diyerek Allah, Kur’an ın dışından, hiç kimsenin sözlerini, dinin emri kabul edemeyeceğimizi hatırlatıyor.
GÜNÜMÜZDE CEMAATLER VE TARİKATLAR, ÖZELLİKLE MADDİ ANLAMDA OKADAR GÜÇLENDİ Kİ, BU TOPLULUKLARA ARTIK DEVLETİ YÖNETENLER BİLE, MÜDAHALAE EDEMEZ OLDU. BİRDE BU CEMAAT VE TARİKAT MENSUPLARININ, DEVLETİN İÇİNE SIZDIĞINI DÜŞÜNDÜĞÜNÜZDE, DURUMUMUZUN NE DERECE TEHLİKE ARZ ETTİĞİNİ, SANIRIM ANLAMAK ZOR OLMASA GEREK. GÜÇLERİNİ KAYBETMEK İSTEMEYEN BU OLUŞUMLAR GEREKİRSE, TOPLUMA YA DA DEVLETE AKLIN BİLE HAYAL EDEMEYECEĞİ KÖTÜLÜĞÜ YAPMAKTAN KAÇINMAZLAR. BU DERSİ ALLAH YAKIN ZAMANDA BİZLERE VERDİ, AMA DERS ALABİLDİK Mİ ACABA?
Allah bu dünyada bizlerin, imtihanda olduğumuzu birçok ayetinde bildirmiştir. Bu imtihanda Allah, Elçisini bile kulu arasında istemeyip, TEBLİĞ ETMEK SANA, HESAP SORMAK BİZE DÜŞER DİYEREK, KULUMLA ARAMDAN ÇEKİL UYARISINI YAPMIŞTIR. Bırakın cemaat ya da tarikat şeyhlerini, Allah kuluyla arasında, Elçisini bile istemiyor. Bu durumda İslam dininde CEMAT VE TARİKATLAR VARDIR, BUNLAR İSLAM IN HAK GERÇEKLERİDİR NASIL DERİZ. Bunu söylemek Kur’an ı inkâr etmekle aynıdır. Bizler yapılan yanlışımızı düzeltmek yerine, yanlışımıza kılıf aramaya çalışıyoruz. Böyle yaptığımız için de, battıkça batıyoruz. Herkes imtihanını bizzat kendisi, kendi çabaları ölçüsünde vermek zorundadır. İmtihanın gereği de budur zaten. Hiç kimse bir başkasının yerine imtihan olamaz. Örnek verdikleri Enam suresi 153. ayetin öncesindeki iki ayette Allah, bakın özellikle hangi konularda uyarıyor. “O'NA HİÇBİR ŞEYİ ORTAK KOŞMAYINIZ; “ “BİZ HERKESİ ANCAK GÜCÜNÜN YETTİĞİ KADARIYLA SORUMLU TUTARIZ.” “ALLAH’A VERDİĞİNİZ SÖZÜ TUTUN”
Hâlbuki cemaat ve tarikatlarda şeyh ve Cemaat liderine öyle yetkiler yükleniyor ki, bu kişinin mahşer günü cemaatlerine, ŞEFAAT EDECEĞİNİ SÖYLÜYORLAR. İşte bu şirktir. Allah uyarıyor ve diyor ki, sizlere DOĞRU YOLU, İNDİRDİĞİM KUR’AN İLE GÖNDERDİM, AÇIKLADIM. YALNIZ ONUN İPİNE SARILIN, KORKMAYIN BEN SİZLERİ GÜCÜNÜZÜN YETTİĞİ KADARIYLA SORUMLU TUTARIM DİYOR. Yine bu ayetlerde, Allah ın yaptığı uyarı çok önemli. Allah a verdiğiniz sözü tutun diyor. Peki, bizler iman ettik, Müslüman olduk demekle, Allah a nasıl bir söz vermiştik? Küçük bir örnek vermek isterim. Bizler namazlarımızda her gün ne diye söz veriyoruz Allah a. "YALNIZ SANA KULLUK EDER, YALNIZ SENDEN YARDIM DİLERİZ.” Sizce başka bir örneğe gerek var mı? Ne yazık ki Allah a verdiğimiz sözü hiçbir konuda tutmuyoruz. Hem de her gün, birçok kez söz verdiğimiz halde. Bakın Allah, dinde bölünenler konusunda ne diyor ve uyarıyor.
Enam 159: DİNLERİNİ PARÇA PARÇA EDİP GRUPLARA AYRILANLARLA SENİN HİÇBİR İLİŞKİN YOKTUR. Onların işi Allah'a kalmıştır. Sonra Allah, onlara yaptıklarını haber verecektir. (Bayraktar Bayraklı meali)
Rum 32: DİNLERİNİ PARÇALAYAN VE GRUPLARA AYRILANLARDAN OLMAYINIZ! Her grup, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir. (Bayraktar Bayraklı meali)
Bundan açık daha nasıl söylesin Allah. Allah ın Elçisinin, dinde bölünenlerle senin hiçbir ilişkin yoktur, onlardan uzak dur diyor ve bizleri de uyarıp, dinlerini parçalayan ve guruplara ayrılanlardan olmayınız diyerek, İslam dininde mezheplere, fırkalara, cemaatlere, tarikatlara bölünmenin Allah tarafından özellikle yasaklandığı uyarısı yapılıyor. İSTEYEN ALLAH I DİNLER, İSTEYEN TABİ OLDUĞU ŞEYHİNİN SÖZLERİNİ. Ama sonucuna da katlanmasını bilmelidir. Bakın Allah ın bir başka uyarısını daha hatırlayalım.
RABBİNİZDEN SİZE İNDİRİLENE UYUN; O'NUN BERİSİNDEN BİRTAKIM VELİLERİN/EVLİYALARIN ARDINA DÜŞMEYİN. Siz ne kadar da az öğüt alıyorsunuz! (Araf 3)
Aslında söyleyecek çok fazla bir söz kalmıyor bizlere. Tabi biraz aklını kullanıp düşünenler için. Allah Nisa suresi 87. ayetinde, KİMDİR SÖZÜ ALLAH IN KİNDEN DAHA DOĞRU OLAN, diye bizlere soruyor ve ikaz ediyor. Daha sonra da bir başka ayetinde, bir Müslüman ın nasıl düşünüp en doğru kararı verip, Kur’an ın sınırlarını aşmadan nasıl inancını yaşaması gerektiği konusunda bakın nasıl uyarıyor.
Zümer 18: SÖZÜ DİNLEYİP DE ONUN EN GÜZELİNE UYANLAR VAR YA, İŞTE ONLAR ALLAH’IN HİDAYETE ERDİRDİĞİ KİMSELERDİR. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir. (Diyanet meali)
Zerre kadar düşünerek Allah ın ayetlerini okuyan, tüm gerçekleri görecek ve Allah ın kitabından başka hiçbir söze tabi olunamayacağını, ALLAH IN YOLUNDAN BAŞKA HİÇ BİR YOLU İZLEYEMEYECEĞİMİZİ, ALLAH DAN BAŞKA VELİLER EDİNEMEYECEĞİMİZİ ANLAYACAKTIR. Allah bizlerin elimizde Kur’an, emin olamayacağımız batıl ve hurafeden uzak, yalnız Kur’an ın ipine sarılmamızı emrediyor. Bir Müslüman Allah ın sözünden daha doğru bir söz olmayacağını bilir ve SÖZÜN EN GÜZELİ OLAN ALLAH IN SÖZÜ KUR’AN A SARILIR VE ONUN ONAYLAMADIĞI HİÇ BİR SÖZÜNDE ARDI SIRA GİTMEZ. Yalnız Kur’an ın yolunu izleyen, Allah ın hidayete erdirdiği kimselerdir. Lütfen bu gerçekleri göz ardı ederek, kendimizi ateşe atmayalım.
Allah yakın zamanda bizlere, çok önemli dersler verdi. Cemaat ve tarikatlara tabi olup, onların sözleriyle hayatına yön verenlerin sonlarını, yaptıkları yanlışları hep birlikte gördük, şahit olduk. BUNLAR BİZLERE DERS OLSUN Kİ, BİR DAHA BÖYLE ACILAR YAŞAMAYALIM. Allah Şura suresi 78. ayetinde, bakın bizleri nasıl uyarıyor ve doğru yolu yalnız Allah ın gösterdiğini, nasıl bildiriyor.
Şuara 78: “O, BENİ YARATAN VE BANA DOĞRU YOLU GÖSTERENDİR.” (Diyanet meali)
Lütfen kendimize, Allah dan başka doğru yolu göstericiler aramayalım, inanın pişman oluruz. Bizleri karanlıktan aydınlığa çıkartacak velimiz Allah tır ve onun rehberi Kur’an dr. Bu gerçeği fark edemeyen toplumlar, ne huzuru bulur nede mutluluğu, lütfen unutmayalım.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/