KUR'AN A DAVET

 

 

 

AMACIMIZ HURAFEDEN, BATILDAN ARINMIŞ BİR İSLAM YAŞAMAKTIR. ONUN İÇİNDE REHBERİMİZ,  ALLAH IN KORUMASI ALTINDA Kİ, YALNIZ KUR'AN DIR.

YAZILARIMIN OLDUĞU DİĞER SİTELERİM.

 

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Takvim

 
Gerekli Linkler

 
Müslüman Din Kardeşinin Ayıbını Örtmez, İkaz Eder Uyarır. Kusurlarını

MÜSLÜMAN DİN KARDEŞİNİN AYIBINI ÖRTMEZ, İKAZ EDER UYARIR. KUSURLARINI ÖRTER.

Bu makalemin konusu, bir Müslüman din kardeşinin ayıplarını örtmelidir diye nakledilen rivayet hadisler üzerine olacak. Bu Cuma namazında hoca, bu konuyu cemaate anlatırken, Allah’ın Resulüne ait olduğu iddia edilen hadislerden birkaç örnek verdi. Önce yazalım, daha sonra üzerinde birlikte düşünelim.

“MÜSLÜMANLARI ÜZMEYİN, ONLARI AYIPLAMAYIN VE ONLARIN KUSURLARINI ARAŞTIRMAYIN. SİZDEN BİRİNİZ BİR MÜSLÜMAN KARDEŞİNİN AYIBINI ARAŞTIRIR VE ORTAYA ÇIKARIRSA, ALLAH’DA ONUN AYIBINI ORTAYA ÇIKARIR. EĞER ALLAH BİR İNSANIN AYIBINI ORTAYA ÇIKARIRSA, O İNSAN EVİNDE BİLE OLSA REZİL OLUR.”

“MÜSLÜMAN KARDEŞİNİN AYIBINI VE KUSURUNU ÖRTEN KİŞİ, ÖLÜ BİRİNİ DİRİLTMİŞ GİBİDİR.”

“BİR AYIBI GÖRÜNCE ÖRTEN KİŞİ, SANKİ DİRİ DİRİ GÖMÜLMÜŞ BİR YAVRUYU KABİRDEN ÇIKARARAK ONA HAYAT VERMİŞ GİBİ OLUR.”

“MÜSLÜMAN KARDEŞİNİN AYIBINI ÖRTEN KİŞİNİN, YARIN KIYAMET GÜNÜNDE AYIPLARINI ALLAH ÖRTER.”

İsterseniz rivayet edilen bu hadisler üzerinde konuşmadan önce, AYIP kelimesi ne anlamlara geliyor ona bakalım. Gerçekten bir Müslüman din kardeşinin AYIBINI GİZLEMELİ VE KENDİSİNİN YÜZÜNE BU AYIBINI, KUSURUNU, YANLIŞINI SÖYLEMEMELİMİ, ONU DOĞRU ANLAYABİLELİM. Bakın Türk dil kurumu, AYIP kelimesinin ne anlama geldiğini söylüyor.

“TOPLUMUN AHLAK KURALLARINA AYKIRI OLAN, UTANILACAK DURUM VEYA DAVRANIŞ.”

Ne yazık ki her zaman olduğu gibi, Allah’ın Resulüne ait olduğu iddia edilen rivayet hadislere, öyle farklı anlamlar veriliyor ilaveler yapılıyor ki, Kur’an’ın emirlerinin tavsiyelerinin tam tersi davranışlar, böylece normal gibi gösterilebiliyor. Sizce Allah’ın Resulü bu anlamda, Müslüman din kardeşinin ayıbı, yanlışı konusunda kendisini uyarmayın, ikaz etmeyin demiş olabilir mi?  Bu anlamda söylemesi asla mümkün olamaz. Peki neden? Çünkü Tevbe suresi 71. Ayetinde Rabbimiz bakın ne diyor.

“MÜ’MİN ERKEKLER VE MÜ’MİN KADINLAR BİRBİRLERİNİN DOSTLARIDIR. BİRBİRİNE İYİLİĞİ EMREDER, KÖTÜLÜKTEN ALIKOYARLAR.”  (Tevbe 71)

Bence başka örneğe gerek yok. ALLAH KUR’AN’I AYIPLARIN, YANLIŞLARIN ÜSTÜ ÖRTÜLSÜN DİYE GÖNDERMEDİ. TAM TERSİNE AYIP DAVRANIŞLARDA BULUNANLARI UYARMAK, İKAZ ETMEK İÇİN GÖNDERİLDİ.  Çünkü Allah Kur'an'ı yapılan hata ve yanlışlardan, ayıplardan vaz geçilsin diye uyarıcı olarak gönderdi.  Onun içinde bir Müslüman din kardeşini yaptığı yanlışlar karşısında Kur’an ile mutlaka uyarmalı ikaz etmelidir. Bu yanlışını bir daha tekrar etmemesi için, MUTLAKA GÜZEL BİR DİLLE UYARMALIDIR, O AYIPTAN HATADAN VAZ GEÇİRMELİDİR. Bunun yapılmaması durumunda, o kişi aynı hatayı yapmaya O ayıbı işlemeye devam edecektir. Allah Tevbe suresinde bu konuyu özellikle zikrederek, Müslümanların kendi arasında adeta bir ikaz, sigorta sisteminin kurulmasını istemiştir. Bu sigortayı ortadan kaldırırsak, o toplumun dizginleri olmayan at misali nereye gideceğini asla bilemeyiz.

Rivayet hadislerin bu anlama gelmediğini, Müslüman din kardeşinin KUSUR ve EKSİKLERİNİ yüzüne vurmamalıdır deniyor hadiste, diyenlere şunu söylemek isterim. KUSUR kelimesi AYIP kelimesinden çok farklı anlamlara gelir. Kusur kelimesi EKSİKLİK, NOKSANLIK, HATA, SAKATLIK anlamlarına gelir ki, BU KİŞİNİN ARZU VE İSTEĞİ İLE YAPILAN BİR DURUM ASLA DEĞİLDİR. Bizler ancak böyle bir durum varsa bırakın din kardeşini, insan olan hiç kimsenin yüzüne bu kusurunu, noksanlığını söyleyemeyiz. Zaten söylemek toplumda ayıp karşılanır. Kelimelere farklı anlamlar verip, işimize geldiği gibi bu Resulün hadisidir diye topluma anlatırsak, hataların en büyüğünü yapmış, Allah'ın Resulüne de iftira atmış oluruz. BİZLER GERÇEKLERİ GİZLEYEBİLMEK İÇİN, NE YAZIK Kİ DOĞRUYLA YANLIŞI BİRBİRİNE KARIŞTIRIYORUZ Kİ AYIBIMIZ, SUÇUMUZ, GÜNAHIMIZ FARK EDİLEMESİN.

Hucurat suresi 12. Ayetinde Allah, bu konuda bizleri uyarıp ne diyordu? “BİRBİRİNİZİN KUSURLARINI VE MAHREMİYETLERİNİ ARAŞTIRMAYIN. BİRBİRİNİZİN GIYBETİNİ YAPMAYIN.“ Bakın Allah Kur'an'da bu konuyu da nasıl anlatıyor, rivayetler nasıl değiştirilerek günümüze geliyor. Onun içindir ki bir Müslüman din kardeşinin, kusurunu noksanlığını, elinde olmayan hatalarını örter, gizler asla yüzüne vurmaz. Ama yine bir Müslüman din kardeşinin AYIBINI, HATA VE YANLIŞLARINI YÜZÜNE KARŞI GÜZEL BİR ÜSLUPTA, MUTLAKA SÖYLEMELİ VE UYARMALIDIR Kİ, O MÜSLÜMAN BİR DAHA AYNI YANLIŞI, AYIBI YAPMASIN. Bizler iyi bir şey yapalım derken, ne yazık ki toplumun düzenini AYARLARINI bozduğumuzun farkında olamıyoruz. Çok daha kötüsü, bunu bizler kendi hatalarımızın, ayıplarımızın ortaya çıkmasını önlemek adına yapıyoruz.  Böylece İslam toplumunda ne adalet sağlanıyor nede düzen. Özellikle bu ve benzeri rivayet hadisleri, Allah’ın Resulünün adını kullanarak nakledenler, kendi çıkarlarına toplumu kullanmaktan çekinmiyorlar.

AYIP ve kusur örtülüp ikaz edilmezse, O ayıbın ve kusurun gittikçe o toplumda nasıl adeta kangren olup, üzücü olaylara neden olacağını, inanın hesap edemeyiz. Küçük bir örnek. Çok yakın zamanda bir cemaatin lideri, kendisine güvenenleri aldatıp devletine, milletine ihanet ettirmişti ve bu kişi ne söyleyerek aldatmıştı kendine inananları hatırlayalım.  “AMACA GİDEN, GÖTÜREN HER YOL MUBAHTIR.” Çok değil, bir kez dikkatle anladığı dilden Kur’an’ı okuyan, bu mantık dışı sözü kabul etmez. Kur’an bunun tam tersini anlatır bizlere. Çünkü Kur’an amaca ulaşmak isteyen, Allah’ın en doğru yolunu takip ederek ancak doğruya, gerçeklere ulaşır diyor da ondan. Rabbimiz amacınıza ulaşmanız için, en doğru yolu izleyeceksiniz diyor ama birileri çıkıyor, AMACA ULAŞMAK İÇİN HERŞEY MUBAHTIR, SERBESTİR DİYEBİLİYOR. İLGİNÇ OLAN BU MANTIKSIZ İNANCA İTİRAZ EDEN OLMUYOR. ÇÜNKÜ TOPLUMUN İNANÇ DAMARLARINI BATIL KAN İLE DOLDURDULARDA ONDAN. 

Değerli dostların kardeşlerim, bizler Allah’ın doğru yolundan gitmek, Allah ile aldatılmak istemiyorsak, önce elimizde Kur’an onu anladığımız dilden okuyarak hayatımıza geçirmeliyiz. Sorumlu olduğumuz Kur’an’a uyan, onun onayını alan her söz, elbette doğrudur. Onayını almayan hiçbir sözü/hadisi Allah’ın Resulü söylemeyeceğine göre, BİZLERE DÜŞEN İMANIMIZI GARANTİYE ALMAK YANİ ALLAH’IN UYARDIĞI GİBİ, YALNIZ ALLAH’IN İPİNE KUR’AN’A SARILMAK OLMALIDIR.

“EĞER SİZ YALANLARSANIZ BİLİN Kİ, SİZDEN ÖNCE GEÇEN BİRTAKIM ÜMMETLER DE YALANLAMIŞLARDI. RESULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR.” (Ankebut 18)

“ONLARA VA’DETTİĞİMİZ AZABIN BİR KISMINI SANA GÖSTERSEK DE, (GÖSTERMEDEN) SENİN RUHUNU ALSAK DA SENİN GÖREVİN SADECE TEBLİĞ ETMEKTİR. HESAP GÖRMEK İSE BİZE AİTTİR.” (Rad40)

“DE Kİ: “BEN TÜREDİ BİR RESUL DEĞİLİM. BANA VE SİZE NE YAPILACAĞINI DA BİLMEM. BEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM.”( Ahkaf 9)

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

 

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/