ENAM 82. AYETİ, HAYATIMIZA GEÇİRİYOR MUYUZ? GEÇİRMİYORSAK, KENDİMİZE ZULMEDİYORUZ DEMEKTİR.
Bu makalemde sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Enam suresi 82. Ayet olacak. Allah bu ayetinde iman ettiğini söyleyen kullarını, çok önemli bir konuda uyarıyor. Eğer bizler bu uyarıyı dikkatle almadan Allah’ın dinini yaşıyorsak, mutlaka o hatayı yapıyor ama farkında bile olamıyoruz demektir. Gelin önce ayeti yazalım, daha sonra üzerinde birlikte düşünelim.
Enam 82: İMAN EDİP DE İMANLARINA ZULMÜ (ŞİRKİ) BULAŞTIRMAYANLAR VAR YA; İŞTE GÜVEN ONLARIN HAKKIDIR. DOĞRU YOLU BULMUŞ OLANLAR DA ONLARDIR. (Diyanet meali)
Bakın Allah ayetinde, iman eden kullarının, hangi konuda dikkatini çekiyor. İman edipte, eğer imanınızın gereklerini yerine getirip ZULME bulaşmadıysanız, sizler güvendesiniz ve doğru yolu bulanlardansınız diyor Rabbimiz. Ayeti tercüme eden Allah’ın kendisine ZULÜM edenler sözünden ŞİRK koşanlar olarak çevirmiş. Çok doğru bunun Kur’an’da birçok örneği vardır. İman eden bir Müslüman iman ettikten sonra, imanına şirk bulaştırıyorsa, O iman eden kendisine ZULMEDİYOR demektir. Çünkü şirk koşan bir insan, bu yanlışından dolayı, gerçekleri göremez, Allah’ın apaçık ayetleri ile buluşamaz güvende asla olamadığından doğru yoluda bulamaz. Allah bu inatlarından, yanlışlarından dolayı, onların gözlerine perde çekmiş, kulak ve kalplerini mühürlemiştir. Lokman suresi 13. Ayetinde bu konuya açıklık getiriyor ve bakın ne diyor. “HANİ LOKMÂN, OĞLUNA ÖĞÜT VEREREK ŞÖYLE DEMİŞTİ: “YAVRUM! ALLAH’A ORTAK/ŞİRK KOŞMA! ÇÜNKÜ ORTAK KOŞMAK ELBETTE BÜYÜK BİR ZULÜMDÜR.” Nisa 48. Ayetinde de ALLAH, KENDİSİNE ŞİRK KOŞULMASINI KESİNLİKLE BAĞIŞLAMAZ. BUNUN ALTINDAKİ GÜNAHLARI İSE DİLEDİĞİ KİMSE İÇİN AFFEDER diyerek, şirk koşan bir insanın bu yolla kendisine zulmettiğini anlatıyor. Bakın Allah iman edenlerin genel çoğunluğunun, nasıl çok büyük bir hata içinde olduklarını bizlere bildiriyor. Lütfen imanımızı sorgulayalım ve bu hatayı yapmayalım.
“ONLARIN ÇOĞU ANCAK, ORTAK KOŞARAK ALLAH’A İMAN EDERLER.” (Yusuf 106)
Günümüzde de kendilerinin, çoğunluk olduğunu söyleyen iman edenlerin, bu sınıfa girdiğini Allah şimdiden bizlere bildiriyor. Demek ki çoğunluk olmak, haklı olmayı göstermiyormuş. Peki, nasıl şirk koşuyorlar da, iman edenlerin çoğu bu büyük yanlışa düşüyor. Bunu doğru anlamalıyız. Çünkü Enam suresi 82. Ayetinde Allah, iman edip imanlarına şirk bulaştırmayan, yani kendilerine zulmetmeyenlerin ancak güven içinde olacaklarını, yalnız bunların doğru yolda oldukları bilgisini veriyor. Demek ki imanlarına şirk bulaştıranlar, doğru yolu asla bulamıyorlarmış.
Eğer iman ettiğimiz halde, imanımıza şirk bulaştırdıysak, asla hesap günü güvende olamayacağımızı ve doğru yolda gidemeyeceğimiz içinde, o çetin gün üzülenlerin safında olacağımız uyarısını Allah yapıyor. Peki, bir Müslüman kendisine nasıl zulmeder nasıl Allah’a şirk koşar, burası önemli. Bir insanın şirk koşabilmesi için, önce Allah’a iman ettim demesi gerekir. Çünkü Allah’a inanmayan zaten şirk koşma gibi bir davranışı olamaz. Zaten inanmıyordur. Lütfen Kur’an ışığında bu konuyu doğru anlayalım ki, kendimize ZULMETMEYELİM. Şunu da unutmayalım, Allah şirk hariç diğer günahlarınızı bağışlayabilirim diyor. Şirk kelimesinin anlamı ORTAK OLMAK, ORTAK ETMEK anlamındadır. Madem şirk zulmünü iman ettiğini söyleyen çoğunluk işliyor, önce şunu hatırlatmak isterim. İman eden bir kişi, yalnız tek bir Allah olduğunu biliyor. Yani şirk koşan bir iman eden, Allah’ın yanına ikinci bir Allah koymuyor.
Peki, ne yapıyor da Allah’a şirk koşuyor, bu konu çok önemli. Kur’an’ı araştırdığınızda bu konuyla ilgili birçok ayet görebilirsiniz. Allah Kitap Ehlinin bu konuda yaptığı yanlışlarından birçok örnekler veriyor. Örneğin Allah’tan istenmesi gereken şefaati, yardımı edindikleri VELİ, EVLİYA dedikleri kişilerden beklediklerini, hatta bu kişileri Allah ile aralarına aracı yaparak onların kendilerini mahşer günü kurtaracaklarına inandıkları örneklerini görüyoruz. Kur’an’da LAT, MENAT, UZZA isimlerinde ki kişilerin kendilerine şefaat edeceklerini, onların sayesinde Allah’ın azabından kurtulacaklarını zannettikleri örnekleri verilir. İsmen geçen bu kişiler kimler diye araştırdığınızda, bu kişilerin o günkü toplumda çok sevilen saygı gören, yardım sever kişiler olduğunu görüyoruz. Bunlar farklı konularda Hacca gelen Müslümanlara, fakir fukaraya yiyecek içecek ve sağlık konularında yardım eden, çok hayırsever insanlar. Bu kişiler öldüklerinde, bunların heykellerini yapıp kabeye koymuşlar ve şöyle düşünmüşler. Bunlar yardım sever Allah’ın sevgili kullarıydı. Allah bu kullarının isteğini geri çevirmez diyerek, bu kişileri Allah ile aracı yaparak, Allah’tan istemeleri gereken şefaati onlardan istiyorlarmış. Allah ta Kur’an’da bu yapılanın, yanlış olduğunu anlatıyor.
Peki, bizler bu uyarı ve ikazlardan dersler alıp, Allah ile aramıza asla yaratılmış hiçbir beşeri koymadık mı? Yani, yalnız Allah’tan şefaat diliyor ve yalnız Allah’a dua edip, yalnız ondan mı yardım diliyoruz? İşte bu soruya herkes kendisinin cevap vermesi gerekir. EĞER DOĞRU CEVABI VEREMİYORSAK, İNANIN KENDİMİZE ZULÜM EDİYOR VE BÖYLECE FARKINDA OLMADAN, ALLAH’A ŞİRK KOŞUYORUZ DEMEKTİR. Hatırlayınız her namazımızda Allah’a şu sözü veriyoruz. “YALNIZ SANA KULLUK EDERİZ, YALNIZ SENDEN YARDIM DİLERİZ.” Namazımız bitiyor, adeta kendi nefsimize zulmedercesine, “ŞEFAAT YA RESULALLAH DEMİYOR MUYUZ? Hani yalnız Allah’tan yardım, şefaat dileyecektik, Allah’ın huzurunda söz vermedik mi? Allah’ın Resulünün bile, yalnız Allah'a dua edeceği örneğini Kur’an'dan gördüğümüz halde, bu hatayı yapmaya devam ediyoruz. İşte Allah böyle davranışlara, KENDİSİNE ZULMEDEN ŞİRK KOŞANLAR DİYOR.
Allah ben hükmüme, hiç kimseyi ortak etmem diye bizleri ayetinde uyarıyor. Bizler bu ve benzeri onlarca ayeti tebliğ alıp iman ettik dediğimiz halde, olur mu öyle şey, Allah’ın Resulünün de dinde hüküm koyma yetkisi vardır. Allah Resulünü herhalde, postacı diye göndermedi diyor da Allah’ın hükmüne, Resulünü de ortak ediyorsak, ALLAH’AŞİRK KOŞUYOR YANİ KENDİMİZE ZULMEDİYORUZ DEMEKTİR. Allah’ın Kur’an’da emrettiği hükümlerine tek bir beşeri hüküm ilave ediyor da, ne olacak bunları da kötü niyetli yapmıyoruz diyorsak, kendimize zulüm ediyoruz demektir. Çünkü Allah yemin ederek bu dini sizler için kolaylaştırdım diyorsa, Allah’ın dinine ilave edeceğimiz her şey, dini zorlaştıracaktır. Belki mezheplerin din âlimleri dediğimiz kişilerin dine yaptığı ilaveler yüzünden, binlerce hatta milyonlarca Müslüman dinden uzaklaşacak, Müslüman olmayanları da İslam’a davet etmemiz zorlaşacaktır. Bunun sorumlusu olmak ister misiniz? YAŞADIĞIMIZ BU DÜNYADA İMTİHANIMIZI YAŞARKEN, GÜVEN İÇİNDE DOĞRU YOLU BULMUŞ OLMAK İSTİYORSAK BATIL, RİVAYET VE SANIDAN UZAK, YALNIZ ALLAH’IN İPİ KUR’AN’A SARILMALIYIZ. Lütfen unutmayalım bu Allah’ın emridir. İsteyen Allah’ın sözünü dinler, isteyen edindikleri veli kişilerin yada beşeri hükümler koyarak dini zorlaştıran, hatta Allah’ın emirlerinin tam tersini yaşatan, mezheplerin yolundan gider. İmtihan işte böyle bir şey.
Bizlerin ne yazık ki Allah’ın kitabı Kur’an ile buluşmamızın önüne, yüksek bir duvar ördüler ve senin ilmin ne ki Kur’an’ı anlayacaksın diyerek toplumu korkuttular. Hâlbuki Allah yemin ederek, Kur’an'ı anlayalım ve hiç kimseye muhtaç olmayalım diye, kolaylaştırdığını, nice örneklerle açıkladığını söylemiyor muydu? Ne yazık ki Allah’ı dinleyen bile yok. Tabi bizler zerre kadar aklımızı kullanmadığımız için, buna göz göre göre izin verdik. Şimdide HAK İLE BATILI AYIRAMAZ OLDUK, ALLAH NE EMREDİYORSA KUR’AN’DA, TAM TERSİNİ DİNİN EMRİ DİYE YAŞIYORUZ. Değerli dostlarım, kardeşlerim lütfen ebedi hayatımızı, ATEŞE ATIP KENDİMİZE ZULÜM ETMEYELİM. Ömrümüz bir su gibi, gözlerimizin önünden akıp geçiyor.
Gelin hiç kimsenin sözlerine inanmadan, sorumlu olduğumuz Allah’ın NURU, IŞIĞI KUR’AN ile buluşalım. Allah'ın yemin ederek kolaylaştırdığını ve nice örneklerle açıkladığını söylediği Kur’an’ı, kafamızdaki tüm batıl ve rivayetlerden, dine yapılan ilavelerden kurtulup okumaya ve Allah’ın verdiği bilgiler örnekler ışığında Kur’an’ı anlamaya çalışalım. Unutmayalım Allah, açıklamadığı detay vermediği hiçbir şeyden bizleri sorumlu tutmaz. Çünkü bu onuda apaçık hükmünü vermiş ve SİZLERİ KUR'AN'DAN SORUMLU TUTUYORUM demiştir. Dine yapılan ilaveleri Kur’an’da göremediğimizde, demek ki her şey Kur’an’da yokmuş demeyelim, kendimize zulüm etmiş oluruz. İnanın bu özveriyi yapan, Kur'an'ı anlayabilmek için çaba gösteren kulunun Allah, GÖNÜL GÖZÜNÜ AÇARIM DİYOR. Sizce bunu Allah’tan başka yapabilecek bir kul var mı? Elbette yok.
Lütfen unutmayalım, dini kullanan ve bizleri Allah ile aldatan din tacirleri, bizlerin Hz. Muhammed’e karşı büyük sevgimizi kullanarak, ONUN SÖZLERİ/HADİSLERİ DİYEREK, kendi inançlarını bizim önümüze sürdüler, bizleri Allah ile aldattılar ve aldatmaya da devam ediyolar. Bunu yapanların özellikle içimize sinsice giren Yahudiler olduğunu lütfen unutmayalım. Hâlbuki Allah’ın Resulü Kur’an’da ne diyor ve bizleri yalnız neyle uyardığını söylüyordu? “BU KUR’AN BANA VAHYOLUNDU Kİ, ONUNLA SİZİ VE ULAŞTIĞI HERKESİ UYARAYIM.” (Enam 19) “BEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM.” (Ahkaf 9 ) Allah’ın Resulü ümmetini yalnız Kur’an ile uyardıysa, bizzat kendisi de yalnız Kur’an’a iman ettiyse, ayrıca ben sadece apaçık bir uyarıcıdan başkası değilim diyorsa, bizler nasıl olurda Kur’an’ın hiç bahsetmediği onca rivayet hadisleri Allah’ın Resulü söylemiştir, onlar da Kur’an gibidir, onlara da uymalıyız deriz. AKIL VE KUR’AN BULUŞAMAYINCA, İNSAN BÖYLE KENDİSİNE ZULÜM EDEBİLİYOR.
Dilerim Allah’ın Kur’an gerçekleri ile buluşabilen ve yalnız Allah’ın ipine sarılarak kendisine zulmetmeden, Allah’a şirk koşmadan, Allah ile arasına asla beşeri veliler, gavslar koymadan, Allah’ın yolunda giden ve yalnız Allah’ın ipine sarılan AZINLIK, ALLAH’IN SEVGİLİ KULLARI ARASINDA OLURUZ.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/