Bu makalemde, İslam'ı yaşarken yaptığımız çok önemli bir yanlışımıza, bir örnek vermek istiyorum. Bir başka yazımda da örneklerini verdiğim, kendisini akademisyen diye tanıtan arkadaşımız, bana verdiği bir cevabında, GÜNÜMÜZ İSLAM ANLAYIŞININ NE DENLİ KUR’AN'DAN UZAK YAŞANDIĞINA, DİKKAT ÇEKİCİ ÖRNEKLER VERİYOR. Sizlerle bu düşünleri paylaşmak ve üzerinde birlikte düşünmek istiyorum. Hepimiz insanız, hata yapabiliriz ama aklını batıl ve rivayetlerden uzak Kur’an ile kullanan, gönlünü Kur'an ışığıyla aydınlatan, tüm gerçekleri görecek en az hata yapanlardan olacaktır. Bu örnek aslında, aldatılmış insanların Kur’an dışı bilgilere, nasıl ve ne maksatla sarıldıklarının da güzel bir örneği. Bakın bu arkadaşımız bana nasıl bir cevap yazmış.
“KUR'AN'I ANLAMADA HADİSLERİN VE HZ. PEYGAMBERİN ROLÜNÜ, TEŞRÎ TÂRİHİNDEN VE REEL HAYATTAN DA ANLIYABİLİRİZ. O DEVİRDE İNSANLAR ONA GELİP DİNDEKİ, ÖZELLİKLE İBÂDETLERDEKİ BAZI AYRINTILARI, ŞEKLÎ YÖNLERİ/UYGULAMALARI SORUYOR/DANIŞIYORLARDI. BU SORULARIN BAZILARI, BİZZAT ALLAH TARAFINDAN ''DE Kİ: ..'' DİYE CEVAPLANIYORDU (AYIN/HİLÂLLERİN ŞEKLİ VE MANALARI ÖRNEĞİ GİBİ). DİĞER BAZILARINA İSE, KUR'AN'A DAYANARAK KENDİ İFADELERİYLE O CEVAPLAR VERİYORDU. MESELÂ HACC'I NASIL (HER YIL MI, ÖMÜRDE BİR Mİ) YAPACAKLARINI, NAMAZI NASIL KILACAKLARINI, ORUCU NASIL TUTACAKLARINI, ZEKÂT NİSABINI.. SORARLAR; O DA KUR'AN'DA OLMAYAN BU AYRINTILARI, BU 2. ŞIKTAKİ GİBİ CEVAPLIYORDU.”
“BEN HEP ÖRNEKLER VERİYORUM. ÖZELLİKLE ''KUR'AN'DA AÇIKLANMAMIŞ, RESUL AÇIKLIYOR'' KISMINI YETERİNCE İZAH ETTİM. MESELÂ KUR'AN'DA ''NAMAZ KILIN'' DENİR; AMA NASIL KILINACAĞI AÇIKLANMAZ.”
Bizden önceki Kitap Ehlinin yaptığı yanlışları, ne yazık ki bizlerde devam ettiriyoruz, hemde aynı yanlış düşünceleri din diye yaşayarak. ALLAH KUR’AN'DA, YAPILAN YANLIŞLARI ÖRNEK VERİP, SAKIN BU HATALARI SİZLERDE YAPMAYIN, DİYE AYETLERİNDE UYARARIR. Yahudiler Tevrat ile birlikte, Hz. Musa ya sözlü/gayri metlüv vahiy olarak verildiğini söyledikleri TALMUDU, MİŞNAYI yazdılar, inançlarına ilave ettiler. Daha sonrada bunlar olmadan, imanımızı yaşayamayız dediler. Yine Hz. İsa ya sözlü, gayri metlüv yani kayda alınmamış vahiy verildiğine inandıkları mektuplar yazarak, İncil e ya da inançlarına ilave ettiler. Bu yanlışlardan ders almayan bizlerde, Kur’an'da her bilgi detaylı yoktur diyerek, Allah'ın Elçisinin de dine hükümler koyacağına, Allah'ın Elçisine Kur’an'da bahsedilmeyen konularda hüküm verme yetkisi verdiğini, hatta ayetlerin detaylarını Kur’an dışı kanallardan sözlü bildirdiğine inandırıldık. BÖYLECE BİZLERDE ALLAH'IN VAHYİNİ YETERLİ, AÇIK, DETAYLI GÖRMEDİĞİMİZ İÇİN, KİTAP EHLİ GİBİ ALLAH'IN KİTABINI DEVRE DIŞI BIRAKTIK. İSLAM'I KUR'AN VE ALLAH'IN RESULÜNÜN SÜNNETİ, HADİSLERİ İLE ANCAK ANLARIZ VE YAŞAYABİLİRİZ DEDİK. BU DURUMDA BİZLERİN, YOLDAN SAPMIŞ, O KİTAP EHLİNDEN NE FARKIMIZ VAR? YORUMUNU SİZLERE BIRAKIYORUM.
Günümüzde bizlerin yaptığı bu yanlışımızı anlayabilmemiz için, önce Kur'an'ın bu konuda verdiği örneklerini doğru anlamamız ve o bilgiler ışığında düşünerek hareket etmemiz lazım. Size Allah verdiği emirlerin detayını Kur'an'da vermeyip, bunların detayını, hayata nasıl geçireceğinizi Elçim size anlatır demiş olabilir mi? Bir an dediğini düşünelim. Alla'ın Resulü böyle bir emir almış olsaydı, Allah'ın verdiği emirlerin tüm detayını kendisinden sonra gelecek, tüm Müslümanlar için hataya düşmesinler diye KUR'AN'IN AYETLERİNİ BİZZAT VAHİY GELİR GELMEZ YAZDIRDIĞI GİBİ, DETAYINIDA BUNUN YANINDA YAZDIRMAZ MIYDI? gelin şimdide bu konuda Kur'an'ın örneklerine bakalım.
ALLAH KUR’AN’DA BİRBİRİNİZDEN BORÇ ALIRKEN, ŞAHİTLER HUZURUNDA HATA YAPMAMANIZ İÇİN YAZIN VE KAYDA ALIN DİYE HÜKMÜNÜ BİLDİRİYORSA, ALLAH'IN RESULÜ KUR’AN DIŞINDAN, KENDİSİNE SÖZLÜ BİR VAHİY AÇIKLAMA GELDİYSE, YADA AYETLERİN DETAYI KENDİSİNE YAZILI DEĞİL SÖZLÜ BİLDİRİLDİYSE, SİZCE ALLAH’IN RESULÜ, KUR’AN AYETLERİ GELDİĞİNDE NASIL HEMEN KAYDA ALDIRDIĞI GİBİ, KENDİSİNE SÖZLÜ BİLDİRİLEN BAZI AYETLERİN DETAYLARINIDA, KUR’AN’I YAZDIRIRKEN, ÜMMETİM HATAYA DÜŞMESİN DİYE SİZCE YAZDIRMAMIŞ OLABİLİR Mİ? BUNU AKIL EDEMEYENE, NE SÖYLERSENİZ SÖYLEYİN BOŞUNA OLACAKTIR.
Önce şunu söylemek isterim. İslam'ı yeni araştıran ve girmek isteyen birisine, bu düşünce ve mantığı anlatırsanız, asla Müslüman olmaz ve derki, bu din insanların şekillendirdiği bir din, Asla Allah'ın dini olamaz. Dikkat ettiyseniz arkadaşımız, bizlerin Kur’an'ı doğru anlayabilmemiz için, Allah’ın Elçisinin rolünün, çok önemli olduğuna işaret ediyor. Çünkü gerçek hayatta, bunu görüyoruz diyor. İlginç olan Allah ayetlerinin detayını tüm kullarına açıklamıyor, hâşâ izah edemiyor, bu görevi Elçisine bırakıyor ve bizlerde bu bilgileri RİVAYETLERDEN ÖĞRENİYORUZ ÖYLEMİ? Akla ve mantığa zarar bir düşünceyi, Allah'a ve Resulüne isnat ediyoruz ve bunun yanlışını ne yazık ki fark edemiyoruz. Çünkü ellerimizle gözlerimize perde çekip, kalplerimizi batıl ile mühürlüyoruz da ondan gerçekleri göremiyoruz. Bizler günümüzde bu rivayet sözlerin/hadislerin, gerçekten Allah'ın Resulüne ait olduğunu bilmiyoruz, emin değiliz, çünkü neredeyse hepsi bir rivayete göre diye başlıyor ve araya giren birçok kişinin birbirine nakilleri ile bizlere ulaşıyor. Bunun kesin doğru olduğuna nasıl inanırız? Allah'ın Resulünün hadislerinden öğrendiklerini iddia ettikleri, rivayet bilgilerle namaz kılınıyor, hacca gidiliyor ve hatta zekât dağıtımını topluma, işte Resul Zekâtı dağıtma emrini, şu şekilde vermiştir diye anlatıyorlar. Elbette kaynak Kur’an değil, doğruluğundan emin olmamızın mümkün olmadığı sözler/hadisler.
Hâlbuki bahsettiklerinin hepsi, en basit kolay ve açık bir şekilde Kur’an'da var, ama kendilerine öğretilen detayları Kur’an'da göremediklerinde, ne yazık ki Kur’an yetersiz görülüyor. BÖYLECE KUR’AN, RİVAYETLERE MAHKÛM EDİLİYOR ve her isteyen istediği gibi, Allah'ın ayetleri ile bu yöntemle oynayabiliyor. BU BÖLÜNMÜŞLÜĞÜN TEK SEBEBİ, ALLAH'IN KİTABI KUR’AN ÇEVRESİNDE BİRLEŞEMEDİĞİMİZDENDİR. Şunu neden akıl edemiyoruz bilemiyorum. Allah biz kitapta hiç bir eksik bırakmadık, sizi bu kitaptan sorumlu tutuyoruz, yalnız Kur'an'ın ipine sarılın, sakın onun sınırlarını aşmayın diyen Rabbimiz, sizce namaz kılın, hacca gidin, zekat verin emrini verdikten sonra, verdiği bu kesin hükümlerini, Kur'an'da açıklamadan, detay vermeden nasıl yerine getireceğimizi bildirmeden, hesabını sorar mı? Bunuda akıl edemeyene, gerçekleri anlatmamız asla mümkün olmayacaktır.
Akademisyen olduğunu iddia eden arkadaşımız, Kur’an'da namazın nasıl kılınacağı açıklanmamış diyebiliyor rahatlıkla. İyide Allah açıklamadığı bir emirden nasıl hesap sorar diye akıl edemiyormu, yoksa batıl inancı Kur'an gerçeklerinin üstünümü örtüyor? Hani Kur’an'dan sorgulanacaktık diye itiraz eden neden yok? Çünkü Kur'an'dan Müslümanların haberi yokta ondan. Hani Kur’an'da, hiçbir eksik bırakmadık diyordu Allah. YOKSA ALLAH'IN AÇIKLAMALARI HAŞA, BİZİ ÇOK FAZLA İLGİLENDİRMİYORMU? Allah emin olmadığınız sözlerin, bilgilerin sakın ardına düşmeyin diye uyardığı halde, verdiği emrin yerine getirilmesi için, bizleri rivayetlere mi mahkûm etti, ya da Allah'ın Resulü Kur’an'a neden kaydetmedi, diye soran yok mu? Dikkat ederseniz İslam'ı, Kur’an dışı rivayet hadisler olmasaydı, doğru yaşayamazdık diyen iki gurup var. Birincisi kendilerini âlim ya da akademisyen kabul edip, Kur’an'ı rivayetler ışığında anladığını söyleyenler. İkinci gurup ise iyi ki okumamışım, okusaydım dinden sapardım, ben bilmem kim Hoca efendiden el aldım, onun yolunda gidiyorum. Allah'ın Resulünün hadisleri ile Kur’an'ı en doğru anlıyorum diyen hiç eğitim almamız, cemaat tarikat şeyhleri var. DİKKAT ETTİYSENİZ, HER İKİSİNİN DE YOL VE YÖNTEMİ AYNI. HALBUKİ BİRİSİ OKUMUŞ, EĞİTİM GÖRMÜŞ KENDİSİNİ ALİM GÖRÜYOR, DİĞERİ İSE NEREDEYSE HİÇ EĞİTİM ALMAMIŞ, OKUMAMIŞ CAHİL BİRİSİ AMA İNANÇ KONUSUNDA AYNI ŞEYLERİ DÜŞÜNÜYORLAR, ÇOK İLGİNÇ DEĞİLMİ SİZCE? KUR’AN'I ANLADIĞI KAYNAK, DİNDE DELİLLERİ RİVAYETLER. BİRİSİ BU BİLGİLER IŞIĞINDA OKUYUP ÂLİM OLDUĞUNU, YA DA AKADEMİSYEN OLDUĞUNU SÖYLEYENLER, DİĞERİ İSE OKUMANIN DİNDEN SAPMAK OLACAĞINA İNANANLAR. İLGİNÇ DEĞİL Mİ?
Allah'ın Elçisinin, kitap Ehline tabi olmamasının nedeni, onların akıl ve mantıktan uzak, Allah'ın dini diye yaşadıkları, rivayetlere inanmalarıydı. Sizce Allah'ın Resulü Hac ibadetini yerine getirirken, Allah şeytan taşlama emri vermemiş ama gelin Hac görevimizde, elimizde taşlarla şeytanı taşlıyor gibi yapalım der mi? Bunu akıl edemeyenlere, Allah'ın dini asla anlatılamaz. İŞTE İSLAM BÖYLE, ALLAH'A VE ELÇİSİNE İFTİRALARLA YAŞANIYOR. GERÇİ SONUCUNUDA GÖRÜYORUZ. Arkadaşımız Allah'ın Elçisinin döneminde, insanların kendisine gelip dindeki, özellikle ibadetlerdeki bazı ayrıntıları şekli yönleri ve uygulamasını sorup danıştıklarını söylüyor. Elbette sormuşlardır, bunda hiç şüphe yok. Cevabın devamında ise akademisyen arkadaşımız, BU SORULARIN BAZILARI ALLAH TARAFINDAN KUR'AN'DA, DEKİ ONLARA DİYE CEVAPLANIYORDU demiş. Peki, bunun dışında Allah, şunu yapın yerine getirin diye emir verdiği halde, örneğin namaz kılın, oruç tutun, Hacca gidin gibi detayları Kur’an'da detaylı bildirmeyip, onu da Resulümden öğrenin, O size açıklasın mı demiştir Kur’an'da? ELBETTE HAYIR, TAM TERSİNE BİZ KİTAPTA HİÇ BİR EKSİK BIRAKMADIK NİCE ÖRNEKLERLE AÇIKLADIK, KUR’AN'IN İPİNE SARILIN, ONDAN SORUMLUSUNUZ EMRİNİ VERMİŞTİR.
Düşünebiliyor musunuz, bunları söyleyen cahil birisi değil. Kendisinin akademisyen, eğitmen olduğunu söyleyen birisi. Kur’an'ın yanına bir başka kaynak koymak, bunlarda Allah'ın ayetlerini açıklayan detay veren bilgilerdir demek, Kur’an'a göre ŞİRKTİR. Allah Kur’an'da boşuna, aklını kullan ey kulum diye uyarmıyor. Düşünen bir Müslüman şunu sorar. Diyelim ki Allah'ın Resulü, Kur’an'a bakarak gerçekleri anlayabiliyor, diğer Kur'an'ı okuyan Müslümanlar anlayamıyor mu? Allah yalnız Resulünün anlayabileceği bir rehber gönderip, daha sonrada tüm kullarını nasıl O kitaptan hesap sorar. Hatırlatmak isterim Allah Resulünün görev tanımını bizlere bildirirken neler söylüyordu hatırlayalım, baklaım bu anlatılanlar doğru olabilir mi? “RESULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR.” (Ankebut 18) “BİZ RESULLERİ, SADECE MÜJDELEYİCİLER VE UYARICILAR OLARAK GÖNDERİRİZ.” (Kehf 56) “SENİN GÖREVİN SADECE TEBLİĞ ETMEKTİR.” (Rad 40)“BEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM.” (Ahkaf 9 ) Siz bu ayetlerden, Allah'ın Elçisinin açıklanmayan ayetleri açıkladığınımı anladınız, yoksa Elçinin Allah'tan aldığı vahyi yalnız tebliğ etmek görevi aldığınımı anladınız? karar sizin, imtihan sizin imtihanınız. Allah onun için, aklını kullanmayanları nasıl uyarıyordu onuda hatırlayalım ki bu hataya düşmeyelim.
Yunus 100: ALLAH’IN ONAYI OLMADAN KİMSE İNANIP GÜVENMİŞ (MÜMİN) SAYILMAZ. ALLAH, AKLINI KULLANMAYANLARIN ÜSTÜNDE, İNANÇSIZLIK PİSLİĞİ OLUŞTURUR. (Süleymaniye vakfı)
Rivayet hadislerin Kur'an'ı açıkladığına ve yaşanır hale getirdiğine inananlara, şunu söylemek isteim. DEMEK Kİ SİZİN İNANCINIZA GÖRE, ALLAH'IN RESULÜNE VERİLEN AYETLERİ AÇIKLAMA GÖREVİNİ, ALLAH IN RESULÜ KUR AN İLE BİRLİKTE KAYDA ALDIRMAMIŞ, VEFATINDAN YÜZLERCE YIL SONRA, BAZI ÂLİM KİŞİLERİN AKLINA GELMİŞ VE KAYDA ALARAK, BİZLERİN İMANINI KURTARMIŞ, ÖYLEMİ? Ne dediğimizin, nelere inandığımızın farkında mısınız? Bu söylenenlere göre, Haşa Allah'ın Resulü görevini eksik yapmış, onun görevini başkaları yapmış anlamına geliyor. Buna nasıl inanırız.
Düşünebiliyor musunuz Allah, Hac emrini verecek ama yılda bir mi, ömürde bir mi diye açıklayamayacak öylemi? Allah akıl fikir versin. Bunu da en ince detayına kadar açıklamış Kur’an'da Allah ama batıl ve hurafeler, ne yazık ki Kur’an'ın önüne geçmiş. Hatta bu rivayetlerin, ayetlerin hükmünü bile iptal ettiğine, nesih ettiğine inananlar var. Sizlere bir örnek vermek istiyorum. İlginçtir rivayet hadislerin kaynaklarından kabul edilen, Kütüb-i Sitte ye şöyle bir göz gezdirin lütfen. Allah'ın Elçisinin namazını bitirdikten sonra, nasıl selam verdiğini üç çeşit rivayet hadisle anlatılır. Tabi hepsi 2. ya da 3. şahıslardan rivayet ediliyor ve deniyor ki, Ben Allah'ın Resulünün namazı bitirdiğinde, yalnız sağına selam verip namazını bitirdiğini gördüm. Bir başka rivayet hadiste, hem sağına hem de soluna selam verip bitirdiğini gördüm diye naklediyor. Bir başka hadiste de, Allah'ın Resulü ne sağına, nede soluna selam vermedi, önüne selam vererek namazını bitirdiğini gördüm diye geçer. SİZLERE SORMAK İSTİYORUM, BU BİLGİLERLEMİ BİZLER NAMAZ KILACAĞIZ? HANGİSİ DOĞRU? BUNA KEFİL OLACAK VARMI ARAMIZDA? Allah namazın bitimi ile ilgili bir detay vermediyse Kur'an'da, nasıl olurda bunu bir eksiklik gibi görür, tamamlamaya çalışırız. Lütfen bizlere Kur’an dışı öğretilenleri, Kur’an'da aramayalım bulamayız. Bizlere düşen, Allah verdiği emri nasıl yerine getirmemizi istiyor, batıl ve rivayetlerin etkisinden kurtulup Kur’an'dan onu anlayarak, hayatımıza geçirmeliyiz. UNUTMAYALIM ALLAH, SORUMLU TUTUĞU KUR’AN'DA, AÇIKLAMADIĞI BİR EMRİ ASLA VERMEZ. Bizler Allah'ın yemin ederek kolaylaştırdığı dini, ellerimizle yaptığımız ilavelerle zorlaştırdığımız yetmiyormuş gibi, birde mezheplerin dine yaptığı ilaveleri Kur'an'da göremediğimizde, haşa Kur'an'ı eksik, detaysız görme hatasını yapıyoruz. Yemiyor bu bilgiler olmasaydı Kur'an kapalı kalır anlaşılamzdı diyerek Kur'an'a ŞİRK KOŞUYORUZ. İlginçtir, Mekke den Medine ye geçerken verdiğimiz bir molada, namaz kılarken imam yalnız sağa selam verdi ve namazı bitirdi. Bunu da paylaşmak istedim.
Lütfen şunu asla unutmayalım. Allah'ın Resulü ÜMMİYDİ, yani kitap Ehline tabi olmadığı için, din adına ne öğrendiyse Kur’an'dan öğrendi. Allah sizleri Kur’an'dan sorumlu tutuyorum diye hüküm verdiyse, nasıl olurda verdiği hükümleri hayata geçirmemiz için Kur’an'ı açık ve detaylı göndermez. Gerçi açıklamak bizim görevimiz diyor ve nice örneklerle açıkladığını da bildirdiği halde, BİZLER ALLAH'A GÜVENMEMİZ GEREKİRKEN, DOĞRULUĞUNDAN EMİN OLAMAYACAĞIMIZ BİLGİLERE, KİŞİLERİN SÖZLERİNE NASIL İNANIRIZ? AKLIMIZI BU KADAR MI YİTİRDİK?
Sanırım Allah ile aldatılmak böyle bir şey olsa gerek. ALLAH CÜMLEMİZİN YARDIMCISI OLSUN. TOPLUMA, DOĞRULUĞUNDAN EMİN OLAMAYACAĞIMIZ RİVAYETLERİ, DİN DİYE ANLATARAK, ALLAH'IN GERÇEKLERİNDEN UZAKLAŞTIRANLARDAN, RABBİMİZ CÜMLEMİZİ UZAK TUTSUN İNŞALLAH.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK.
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/