KUR'AN A DAVET

 

 

 

AMACIMIZ HURAFEDEN, BATILDAN ARINMIŞ BİR İSLAM YAŞAMAKTIR. ONUN İÇİNDE REHBERİMİZ,  ALLAH IN KORUMASI ALTINDA Kİ, YALNIZ KUR'AN DIR.

YAZILARIMIN OLDUĞU DİĞER SİTELERİM.

 

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Takvim

 
Gerekli Linkler

 
SALATIN/NAMAZIN KISALTILMASI, HANGİ ŞARTLARDA, KOŞULDA OLUR?

Bu makalemde sizleri, namazın hangi şartlarda kısaltabileceğimiz konusu üzerinde, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Bu konuda fıkıhta ve mezheplerde, Kur’an ın hiç bahsetmediği konular ortaya atılmış ve Kur’an ın bahsetmediği şartlar yaratılmıştır. Bizler her konuda oluğu gibi, Kur’an ın bahsettiği SALÂT konusunu, kendi nefsimizde şekillendirdiğimiz ve zorlaştırdığımız için, kendi nefsimizin etkisiyle kolaylıklar sağlamaya çalışmışız. Allah bakın namazın kısaltılması konusunu hangi şarta bağlamış.

Nisa 101: YERYÜZÜNDE SEFERE ÇIKTIĞINIZ ZAMAN, KÂFİR OLANLARIN SİZE KÖTÜLÜK ETMELERİNDEN ENDİŞE EDERSENİZ, NAMAZI KISALTMANIZDA SİZE HERHANGİ BİR GÜNAH (SORUMLULUK) YOKTUR. Şüphesiz ki kâfirler, sizin için apaçık düşmandır. (Mehmet Okuyan meali)

Demek ki namazın kısaltılması şartı, sefere çıkmakla bağlantılı. Peki, bu sefer nasıl bir sefer olabilir? Mezheplerin kendi nefislerinde kilometrelerle belirlediği, kendilerince detaylar verdiği şehirlerarası yolculuk mu? Elbette değil. Ayeti okuduğumuzda, bahsedilen sefer, yolculuk değil. Savaşta düşmana karşı yapılacak seferden bahsediliyor. İnkârcılar yani kâfirlerin, sizlere zarar vermesinden korkarsanız namazınızı/duanızı kısaltabilirsiniz diyor. TEKRAR HATIRLATMAK İSTERİM, NAMAZIN KISALTILMA RUHSATI, YALNIZ SEFER YANİ SAVAŞ HALİNDE VERİLMİŞ.

Peki, SALÂTI/NAMAZI kısaltmak ne anlama geliyor? Bildiğiniz gibi namaz, dua Allah a karşı saygımızı, sevgimizi gösterdiğimiz onunla tek bir vücut olduğumuz, ona HAMD ettiğimiz bir andır. Bu anımızda Allah a karşı coşkun duygularımızın etkisiyle, kendimizi kaybedip salâtımızı uzatabiliriz. Allah da böyle tehlikeli zamanlarınızda, dikkatli olun ve salâtı uzatmayın ki kâfirler, yani düşmanlar sizlere kötülük yapamasın diyor Allah. 

Nisa suresi 101. ayetin devamına baktığımızda, salâtın/namazın-duanın kısaltılması konusunun, seferde yani savaş halinde verilen bir ruhsat olduğunu çok daha iyi anlıyoruz. Bahsettiğimiz Nisa 102. ayetten bir bölümünü hatırlatmak istiyorum ki konu daha iyi anlaşılsın.

“Sen içlerinde olup da onlara namaz kıldırdığın vakit, İÇLERİNDEN BİR GRUP SENİNLE NAMAZA DURSUN; SİLAHLARINI DA ALSINLAR. BUNLAR SECDEYE VARINCA, DİĞERLERİ ARKALARINDA BEKLESİNLER. Sonra namaz kılmamış/dua etmemiş olan diğer grup gelip seninle birlikte namaz kılsınlar/dua etsinler. Dikkatli olsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. Kâfirler isterler ki, silahlarınızdan ve teçhizatınızdan habersiz olasınız da üstünüze bir çullanışla çullanıversinler…..”(NİSA 102)

Bu ayetten anlıyoruz ki, bizlerin deyimiyle kısaltılmış namaz bir rekâtmış. Peki, kısaltılmamış namaz ne kadar? Nisa suresi 103. ayetinde de bu konuda Allah bakın ne diyor. “GÜVENE KAVUŞUNCA NAMAZI (TAM) KILIN” YANİ GÖNLÜNÜZCE HUZUR İÇİNDE İSTEDİĞİNİZ KADAR EDA EDİN, YERİNE GETİRİN. Hatırlatmak isterim, Allah ın Kur’an da namazlarınızı normal şartlarda, bizim deyimimizle şu kadar rekât kılacaksın diye asla bir emri yoktur. Tüm bu sınırlamalar mezheplerin fıkıh inancının ve rivayetlerin dine yaptığı ilaveleridir. Allah sizce sınırlamadığı, açıklık getirmediği namazın uzunluğu konusunda hesap sorar mı? Lütfen aklımızı başımıza toplayalım ve rivayetlere değil, Kur’an ın ipine sarılalım.

Bu ayetten de çok net anlıyoruz ki, namazın kısaltılması sefer halinde, yani savaş zamanında yapılabiliyormuş. YOKSA ŞEHİRLERARASI YOLCULUKTA VERİLEN BİR RUHSAT, ASLA DEĞİLDİR. Bizler İslam ı ne yazık ki Kur’an merkezli yaşamadığımız ve dine yapılan ilavelerle İslam ı hayatımıza geçirdiğimiz için, zorluklarla karşılaşabiliyoruz. Ondan sonrada yine kendi nefsimizce bunu nasıl kolaylaştırırız, onun yolunu arıyoruz. Allah yine yukarıdaki ayetin devamında, Nisa 103. ayetin sonunda şöyle der. ÇÜNKÜ NAMAZ, MÜMİNLERE BELİRLİ VAKİTLERE BAĞLI OLARAK FARZ KILINMIŞTIR.” 

Bizler her konuda yaptığımız gibi, namaz vakitleri konusunu da Kur’an dan referans almak yerine, RİVAYETLERDEN ALDIĞIMIZ BİLGİLERİN IŞIĞINDA YAŞADIĞIMIZ İÇİN, DİNİ ELLERİMİZLE ZORLAŞTIRDIK. ONDAN SONRADA AYETLERİN ANLAMLARINI, RİVAYETLERE UYDURARAK, TOPLUMU İSLAMDAN SOĞUTUYORUZ. HATTA MÜSLÜMAN OLMAYANLARI, İSLAM A DAVET EDEMİYORUZ. ÇÜNKÜ YAŞANAN İSLAM, KÖTÜ ÖRNEK OLUYOR İNSANLARA VE KARŞIMIZDAKİ TOPLUMLARI KORKUTUYOR.

Değerli din kardeşlerim, lütfen unutmayalım, din Allah ın dinidir ve onu şekillendirecek, yaşanır hale getirecek yalnız Allah tır. ALLAH BİRÇOK KEZ, YEMİN OLSUN Kİ BU DİNİ SİZLER İÇİN KOLAYLAŞTIRDIM DİYORSA, gelin Allah ın dinine Kur’an ın koymadığı tek bir kelimeyi dahi ilave etmeye çalışmayalım, bunlarda Allah ın Resulünün dine ilaveleridir demeyelim. Hesap günü Peygamberimizin yüzüne bakamayacağımız gibi, Allah a da hesap veremeyiz. 

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/